| |||||||||||||||
EN ÇOK OKUNANLARSON YORUMLANANLARHABER ARASON DAKİKA HABERLERİ....EKŞİ SÖZLÜK...CANLI TV İZLE...YAKINDA... |
Merhaba Sevgili Hanımlar27 Haziran 2010, 02:51 Merhaba Sevgili Hanımlar, 8 Mart Dünya Kadınlar gününde tüm kadınlarımızı bu köşeden sevgiyle selamlıyorum. Türkiye de kadın olmak zor zanaat ama bir o kadar da keyifli.Yıllarını toprağa suya bulamış kadınlarımız, var güçleriyle aile ekonomisine tarlalarında, bahçelerinde, evlerinden destek olmaya çalışıyorlar.Öbür yandan “ Aaa sen erkek işinden ne anlarsın? Elinin hamuru ile erkek işine karışma” denilen kadınlarımız, eğitim düzeylerini yükseltmişler, doktor olarak, avukat, mimar, öğretmen, sanatçı, mühendis olarak iş gücüne katılıyorlar. Zamanında eğitimlerini tamamlamayanlar bunun gerekliliğine inanmışlar. Mesleki kurslara devam etmişler, kendilerini daha donanımlı hale getirmek için çalışıyorlar. Bugün yaygın eğitim kapsamında mesleki kursları bitirenlerin %54,2 ‘sini sosyo-kültürel kursları bitirenlerin %53 ‘nü ve okuma yazma kurslarını bitirenlerin % 65,5’ni kadınlar oluşturuyor. Cumhuriyetin ilanından sonra Ulu Önder Atatürk’ün gerçekleştirdiği devrimlerle eşit birey olma hakkını kazanan kadınlar 2000’li yılların başında medeni kanunda yapılan değişikliklerle kazanılan hakları daha da geliştiriyorlar; Çağdaş gelişimleri yaşama imkanını yakalıyorlar. Medeni kanun son şekliyle; kadın - erkek eşitliğini gösteren, cinsiyet ayrımcılığına son veren, kadın emeğini değerlendiren bir düzen getiriyor. Örneğin; -Evlilik birliğini temsil; eşlerin her ikisine de veriliyor. -Eşlerin oturacakları evleri birlikte seçmeleri hükmü getiriliyor. -Eşlerden birinin meslek ve iş seçiminde diğerinin iznini almak zorunda olmadığı hükmü getiriliyor. -Eşlerin çocuklar üzerindeki velayetlerini birlikte kullanacakları hükmü getiriliyor. -Edinilmiş mallara katılma rejimi getiriliyor. Daha bir çok kadın lehine düzenleme var.Aile hukukundan doğan dava ve işlerin Aile Mahkemelerince görülmesi sağlanıyor. Türk Ceza Kanunu, cinsiyet eşitliği ve kadına karşı şiddet konusunda bir çok çağdaş düzenlemeye yer veriyor. Doğum izinleri bir çok iş yerinde günümüz ihtiyaçları doğrultusunda yeniden ele alınıyor. Kadına yönelik “ aile içi şiddet” le mücadele etmek ve önlemek için çeşitli kuruluşlarca çalışmalar yapılıyor. Ancak halen kentlerde fiziksel şiddet oranı %38, kırsal alanda ise %43 olarak belirleniyor. 1990 yılında kurulan “ Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü” kadına yönelik her türlü şiddet, taciz ve istismarın önlenmesi ve ortadan kaldırılması amacıyla projeler üreterek konferanslar, seminerler düzenleyerek diğer kuruluşlarca yürütülen çalışmalara katkı sağlamaya çalışıyor. Sevgili hanımlar rakamlar, yüzdeler zaman zaman keyiflendirici, zaman zaman da can sıkıcı… Örneğin, Atatürk devrimleriyle birçok Avrupa ülkesindeki hem cinslerinden önce, eşit birey olma hakkını kazanan, seçme – seçilme hakkını elde eden Türk kadını “Dünya Ekonomi Formu” nun yayımlandığı yıllık “ kadın – erkek” eşitliği sıralamasında ne yazık ki bir çok ülkenin gerisinde ve alt sıralarda yer almaktadır. Bu sonuç bizleri çok üzüyor olsa da ne yazık ki böyle… Kadına çalışma hayatında, doğum sonrasında, eğitim konusunda ve çocuk bakımında devlet yardımı konularında sağlanacak haklarla daha fazla mesafe kat edilecek, bu durumda sıralamada ki yerimizin, lehimize değişeceği kaçınılmaz. “Daha iyi yarınlara” diyerek sözlerimi bitirirken tüm hanımlara esenlik, huzur, mutluluk diliyorum. Demet Zehra ÖZBAYKAL Bu haber 5150 defa okunmu?tur.
|
DOST SİTELER...
ÖNEMLİ LİNKLER...
GOOGLE TERCÜME |