biz KİMİZ?kalkan&KAŞköylerimizne YAPIYORUZ?

• Anasayfa
• KALKAN HABERLERİ
• KAŞ HABERLERİ
• KÖYLERİMİZDEN HABER
• TOPLUMSAL YAŞAM
• SPOR & SAĞLIK
• FORUM & SÖYLEŞİ
• OKURLARIMIZDAN
• KÜLTÜR & SANAT
• KİTAPLARIMIZ
• nE AyAk?...

HABER ARA

-- Tüm Kategoriler -- KALKAN HABERLERİ KAŞ HABERLERİ KÖYLERİMİZDEN HABER TOPLUMSAL YAŞAM SPOR & SAĞLIK FORUM & SÖYLEŞİ OKURLARIMIZDAN KÜLTÜR & SANAT KİTAPLARIMIZ nE AyAk?... Gelişmiş Arama

ORMAN KANUNU

Hasan ERKEK - Orman Yüksek Mühendisi

               

İHALE ANILARI

               1996-1997 yılları arasında Osmaniye’de Orman işletme müdürüyüm; İşletmelerde iş makinelerinin Köy Hizmetlerine devredilmesi ve Köy Hizmetlerinin de orman yollarını istenilen zamanda yapamaması nedeniyle Genel Müdürlük orman yolları inşaatlarının işletmelerce ihale yapılmak suretiyle yapılmasına karar verdiğinden;

               Bölge müdürü M.K.  Adana’da işletme müdürlerini, müdür yardımcıları ve muhasebecileri toplayarak ihaleler hakkında yapılması gerekenleri anlatıyor ve talimatlar veriyor;

              -Arkadaşlar! İhale ilanlarını komşu işletmelere göndereceksiniz, o işletmelerde ilanı bir akşam mesai saati bitiminde ilan tahtasına astıracak ve ertesi günü mesai başlamadan önce ilan, ilan tahtasından indirilerek ilan yapılmış gibi ilan tutanağı düzenlenerek ilgili işletmesine gönderilecek. İhalelere ben buradan müteahhit göndereceğim ve siz ihaleyi o müteahhide vereceksiniz…

              -Ben, etrafımdaki işletme müdürlerine, müdür yardımcıları ve muhasebecilere şöyle bir baktım hiç sesleri çıkmıyor, her konuda ben Bölge Müdürüyle tartışmaya girdiğimden bu defa ben de sesimi çıkarmadım, nasıl olsa ihaleyi ben yapmayacak mıyım, ihaleyi ben yapacağıma göre, ben normal işlemleri uygularım ve ihaleyi normal koşullara göre yaparım diye düşündüm.

              -Toplantı bitti işletmelere döndük; İlk yol ihalesinin ilanlarını hazırlattım, Osmaniye ve Kadirli’de çıkan mahalli gazetelere ilan verdirdim. Civar Belediyelere, komşu işletmelere ve işletme şefliklerine ilan yapılması için yazılar yazdırdım.

              -İhale günü işletmeye 5-6 müteahhit gelerek ihaleye girmek üzere teminat yatırdılar, bu sırada bir kişi benim odama gelerek kendisini Bölge Müdürünün gönderdiğini ve ihaleyi kendisine vermemiz gerektiğini söylemesi üzerine; Ben de, “Kardeş muhasebeye git teminatını yatır dışarıda bekleyen müteahhitlerle tekliflerinizi komisyona veriniz, kim uygun fiyat verirse ihale onda kalır.” Dedim. Bu söz müteahhidin pek hoşuna gitmedi ve ihaleye girmeden işletmeyi terk etti, bir süre sonra bölge müdürü küplere binmiş ve beni arayarak; İhaleyi kendi gönderdiği adama neden vermediğimi ve diğer müteahhitlerin ihaleyi nereden duydukları konusunda bana hesap sormaya kalkması üzerine; Ben de, ihalenin açık ihale olduğunu ve diğer müteahhitlerin ihaleyi nereden duydukları konusunda bilgim olmadığını ve ihalenin ihale mevzuatına uygun olarak yapıldığını belirterek konuyu kapattım.

               1994-1996 Yılları arasında Gazipaşa’da işletme müdürüyüm, Gazipaşa’nın Karatepe köyünün sedir ormanlarında çok eskiden toprak seviyesinden 1 metre yükseklikten sedir ağaçları kesilerek gemi yapımında kullanılmak üzere Mısır’a götürülmüş, kalan bu kısımların diri odunları çürüyerek dökülmüş ve sadece öz kısımları kalmış, ben de bunları odun olarak üretimini yaptırarak 8000 ster odunu işletmenin deposuna getirttim.

             O sıralarda belediyelerin odun müteahhitleri belediye tahsislerini alarak tahsis fiyatı üzerinden işletmelerden odunları alıyorlar ve ilgili belediyeden de odun isteyen olmadığına dair bir yazı alarak odunları piyasada satıyorlar.

               Bizim depodaki sedir enkaz odunlarını gören bir müteahhit Konya’nın bir beldesinin odun tahsisini almış ve bölge müdürlüğüne baş vurmuş; Bölge Müdürü beni aradı ve tahsisen verilecek odun olup olmadığını sordu; Ben de; “Hayır yok, depoda mevcut odunlar ancak bizim işletme civarının mahalli ihtiyaçlarına yeter.” Dedim.

               Ben her ne kadar odun yok dedimse de; Müteahhit Gazipaşa’ya İşletmeye geldi; Depoda ki sedir enkaz odunlarının kendisine satılması konusunda ısrar ediyor, ben vermeyeceğimi söylememe rağmen ısrarını sürdürerek, odunun sterini o günün parasıyla 800.000 TL. ye tahsisen satın alacağını her ster için ayrıca işletmeye veya bana 500.000 TL. daha para ödeyeceğini söylemesi üzerine müteahhiti odamdan kovdum. Ancak; Müteahhitin bu odunları almak için uğraşacağını tahmin ettiğimden, odunları derhal ihaleye çıkarttım. Birkaç gün sonra Orman Genel Müdür Yardımcılarından birisi beni arayarak hemşerilerinin odun ihtiyacı olduğunu ve bu odunlarında bizim depolardan karşılamak istediklerini söylemesi üzerine; Ben de; Odunların ihalede olduğunu ve veremeyeceğimi söyledim.

              8000 ster yakacak odunun beher steri o günün parasıyla ihalede 2.300.000 TL. gibi bir fiyata gitti ve Devlet kazandı.

              Bu eski ihale anıları nereden çıktı diyeceksiniz. Buna benzer daha yüzlerce anımız var. Ancak; İkisini örnek olarak anlatmaya çalıştım. Bizler, yıllarca yolsuzluklarla mücadele ederek bu güne geldik.

             Hangi düşünce, hangi fikir, hangi görüşten olursa olsun biz yolsuzluklara, ihalelerde haksız kazanç sağlamaya, ihalelerden rant sağlayarak kurumu zarara uğratmaya çalışanlara geçit vermedik ve vermeyeceğiz.

           

• HASAN ERKEK; MUSTAFA KEMAL'İN ASKERİ BİR TEK BENMİYİM?
• HASAN ERKEK; "TAKKE DÜŞTÜ!"
• HASAN ERKEK; "ÖNERİLER.."
• İHALE ANILARI

ANKET

Tüm Anketler