biz KİMİZ?kalkan&KAŞköylerimizne YAPIYORUZ?

• Anasayfa
• KALKAN HABERLERİ
• KAŞ HABERLERİ
• KÖYLERİMİZDEN HABER
• TOPLUMSAL YAŞAM
• SPOR & SAĞLIK
• FORUM & SÖYLEŞİ
• OKURLARIMIZDAN
• KÜLTÜR & SANAT
• KİTAPLARIMIZ
• nE AyAk?...

HABER ARA

-- Tüm Kategoriler -- KALKAN HABERLERİ KAŞ HABERLERİ KÖYLERİMİZDEN HABER TOPLUMSAL YAŞAM SPOR & SAĞLIK FORUM & SÖYLEŞİ OKURLARIMIZDAN KÜLTÜR & SANAT KİTAPLARIMIZ nE AyAk?... Gelişmiş Arama

Antalya Demokrasi ve Emek Güçleri adına ÖDP Antalya İl Başkanı Zeynel Ergen'in Basın AÇIKLAMASI;

SANA SÖZ HRANT, UNUTMAYACAĞIZ!

 
Parti üyemiz BirGÜN Gazetesi yazarı, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni dostumuz arkadaşımız yoldaşımız kardeşimiz Hrant Dink, katledilmesinin dördüncü yılında, Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından anıldı.
 

 Çok sayıda ÖDP ve Gençlik Muhalefeti üyesinin de aralarında bulunduğu Antalya Demokrasi ve Emek Güçleri  Atatürk caddesindeki ÖDP Antalya  İl binası önünde toplanarak Kışlahan Otel önüne kadar sloganlar atarak yürüdü.

Burada grup adına basın açıklaması yapan ÖDP Antalya İl başkanı Zeynel Abidin Ergen, "insanlık düşmanı eli kanlı canilerin, dostumuz, canımız, kardeşimiz, hakikat anlatıcımız Hrant Dink‘i katletmelerinin üzerinden tam dört yıl geçti.  Kardeşimiz Ermeni`ydi, Türk`tü, Kürt`tü, Laz`dı, Çingene`ydi,       Boşnak`tı,  Gürcü`ydü, Süryani`ydi, Arap`tı… Sünni`ydi, Hıristiyan`dı, Alevi‘ydi, Yezidi‘ydi, Nusayri`ydi… Tekmil halkların ortak güzelliğini yüreğinde taşırdı" dedi.

Bu yüzden Hrant kardeşimizi vurdular.

İnsanlığın, dört yıl önce ömrünü ezilenlerin ve emekçilerin onurlu bir hayat sürmeleri hedefine adamış yiğit bir evladını kaybettiğini belirten Ergen, "Ermeni halkının yaşadığı trajedinin ve Türkiye halkının içinde bulunduğu Travmanın bilincinde olarak, bu ülkenin topraklarında yaşayan herkese ‘tarihle yüzleşme` cesaretini vermeyi hedef edinmiş bir aydınını kaybetti. Dört yıl önce bu ülke, özgür ve demokratik bir ortamda halkların bir arada yaşama imkânına kurşun sıkıldığına bir kez daha şahit oldu" diye konuştu.

Dört yıldır hukuku arıyoruz bulamıyoruz

Dink`in öldürülmesinin ardından dört yıl geçtiğini ancak dava dosyasında bir arpa boyu kadar yol alınamadığını belirten Ergen, "yargılanan ayak takımının dışında, cinayetin asıl aktörlerine ulaşılamadı. Ulaşılmak istenmesi bir yana bilerek ve isteyerek bu izin önü kesildi.

Dört yıldır adaleti, vicdani, hukuku arıyoruz, bulamıyoruz. Dört yıldır yargıyı, hükümeti, meclisi arıyoruz, bulamıyoruz. Dört yıldır, sokak ortasında arkadaşımızı katledenlerin arkasındaki güçlerden söz ediyoruz, duymak istemiyorlar" ifadelerini kullandı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`nin devleti mahkûm ettiğini anımsatan Ergen, "ucuz atlattık` diye sevindiler. İnsanlık hakkımızı kullandık, adalet istedik, Katil çocuktur dediler.

Çocuk gitsin, ağabeyleri gelsin dedik, umursamadılar. Vatandaşlık hakkımızı kullandık, sorular sorduk, yanıt vermek yerine dalga geçtiler" dedi.

Bu topraklarda daha nice Hrantlar var

Hrant Dink`in katilinin, tetiği çekenden çok daha kalabalık bir güruh olduğunu belirten Ergen, açıklamasını şöyle sürdürdü: "O güruhta milliyetçi kalkışmaları, linç girişimlerini, faşist saldırıları ‘halkın doğal tepkisi` olarak görüp meşrulaştıran devletin ta kendisidir. Bu güruhta bu milliyetçi histerinin içerisinde harekete geçen örgütlü güçler de vardır. Hrant kardeşimiz bunlar tarafından elbirliği ile katledilmiştir. Ömrünü, tüm ezilenlerin ve emekçilerin onurlu bir hayat sürmeleri hedefine adamış yiğit insan Hrant`ın katillerine, katillerin destekçilerine ve onu hedef gösterenlere bir kez daha hatırlatırız ki; bu tür cinayetlerle hiçbir yere varamayacaklar. Bu topraklarda daha nice Hrant`lar var ve var olmaya devam edecek. Türkiye mutlaka ve mutlaka etnik kökeni, inancı ne olursa olsun tüm insanların bir arada yaşadığı özgür ve demokratik bir ülke olacaktır.

Sana söz, hiçbir şeyi unutmayacağız. 

Sevgili Hrant; gazetenin önünde seni tehdit eden ağzı salyalı faşistleri unutmayacağız.

Kendilerini aydınlık sanan nasyonal sosyalist - faşistleri unutmayacağız. Rütbeleri işledikleri her cinayetle yükselen Ergenekon bozuntularını unutmayacağız. Bebeklerden katil yaratanları unutmayacağız. Katillerle hatıra fotoğrafı çektirenleri unutmayacağız. Bu cinayeti ayak takımının üzerine yıkıp aradan sıyrılmak isteyenleri unutmayacağız Kontrgerilla‘yı unutmayacağız."

HRANTLAR ÖLMEZ, HEPİMİZ HRANTIZ

İnsanlık düşmanı, eli kanlı canilerin dostumuz, canımız, kardeşimiz, hakikat anlatıcımız Hrant Dink‘i katletmelerinin üzerinden tam dört  yıl geçti.

Kardeşimiz Ermeni‘ydi, Türk‘tü, Kürt‘tü, Laz‘dı, Çingene‘ydi, Poşa‘ydı,  Gürcü‘ydü, Süryani‘ydi, Arap‘tı… Sünni`ydi, Hıristiyan‘dı, Alevi‘ydi, Yezidi‘ydi, Nusayriydi… Tekmil halkların ortak güzelliğini yüreğinde taşırdı. O güzellik gözlerinden tüm insanlığa yayılırdı.

İşte bu yüzden Hrant kardeşimizi vurdular.

Dört yıl önce İnsanlık; ömrünü, ezilenlerin ve emekçilerin onurlu bir hayat sürmeleri hedefine adamış yiğit bir evladını kaybetti. Ermeni halkının yaşadığı trajedinin ve Türkiye halkının içinde bulunduğu travmanın bilincinde olarak, bu ülkenin topraklarında yaşayan herkese "tarihle yüzleşme" cesaretini vermeyi hedef edinmiş bir aydınını kaybetti.

Dört yıl önce bu ülke, özgür ve demokratik bir ortamda halkların bir arada yaşama imkânına kurşun sıkıldığına bir kez daha şahit oldu.

Dört  yıl  sonra Ne yazık ki dava dosyasında bir arpa boyu kadar yol alınamadı. Yargılanan ayak takımının dışında, cinayetin asıl aktörlerine ulaşılamadı. Ulaşılmak istenmesi   bir yana  bilerek ve isteyerek bu izin önü kesildi.

4 yıldır adaleti, vicdani, hukuku arıyoruz.

 Bulamıyoruz.

4 yıldır yargıyı, hükümeti, meclisi arıyoruz.

Bulamıyoruz.

4 yıldır, sokak ortasında arkadaşımızı katledenlerin

arkasındaki güçlerden söz ediyoruz,

duymak istemiyorlar.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi

devleti mahküm etti, "ucuz atlattık" diye sevindiler.

İnsanlık hakkımızı kullandık, adalet istedik,

Katil çocuktur dediler.

Çocuk gitsin, ağabeyleri gelsin dedik, umursamadılar.

Vatandaşlık hakkımızı kullandık, sorular sorduk,

cevap vermek yerine dalga geçtiler.

Hrant‘ın katili tetiği çekenden çok daha kalabalık bir gürühtur. O güruhta milliyetçi kalkışmaları, linç girişimlerini, faşist saldırıları "halkın doğal tepkisi" olarak görüp meşrulaştıran devletin ta kendisidir. Bu güruhta bu milliyetçi histerinin içerisinde harekete geçen örgütlü güçler de vardır. Hrant kardeşimiz bunlar tarafından elbirliği ile katledilmiştir.

Ömrünü, tüm ezilen halkların ve emekçilerin onurlu bir hayat sürmeleri hedefine adamış yiğit insan Hrant‘ın katillerine, katillerin destekçilerine ve onu hedef gösterenlere bir kez daha hatırlatırız ki; bu tür cinayetlerle hiçbir yere varamayacaklar. Bu topraklarda daha nice Hrantlar var ve var olmaya devam edecek. Türkiye mutlaka ve mutlaka etnik kökeni, inancı ne olursa olsun tüm insanların bir arada yaşadığı özgür ve demokratik bir ülke olacaktır.

Sevgili Hrant;

Sana söz, hiçbir şeyi unutmayacağız.

Gazetenin önünde seni tehdit eden ağzı salyalı faşistleri unutmayacağız.

Rütbeleri işledikleri her cinayetle yükselen Ergenekon bozuntularını unutmayacağız.

Bebeklerden katil yaratanları unutmayacağız.

Katillerle hatıra fotoğrafı çektirenleri unutmayacağız.

Bu cinayeti ayak takımının üzerine yıkıp aradan sıyrılmak isteyenleri unutmayacağız

Kontrgerilla‘yı unutmayacağız

…

Ve asla affetmeyeceğiz.

 

KATİLİ TANIYORUZ ADALET İSTİYORUZ

19 Ocak 2011

Antalya Demokrasi ve Emek Güçleri adına

Zeynel Ergen

ANKET

Tüm Anketler