| |||||||||||||||||||||||
EN ÇOK OKUNANLARSON YORUMLANANLARHABER ARASON DAKİKA HABERLERİ....EKŞİ SÖZLÜK...CANLI TV İZLE...YAKINDA... |
Fark göremiyoruz, ya siz?20 Mayıs 2010, 02:36 Özer YILMAZ CHP'de Deniz Baykal'ın kaset skandalının ardından gelen istifasıyla başlayan tartışmalar sürüyor. Deniz Baykal'a "geri dön" diyen CHP'liler dün yaptıkları il başkanları toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu'na tam destek verdi. Fark göremiyoruz, ya siz?CHP'de Deniz Baykal'ın kaset skandalının ardından gelen istifasıyla başlayan tartışmalar sürüyor. Deniz Baykal'a "geri dön" diyen CHP'liler dün yaptıkları il başkanları toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu'na tam destek verdi. İlk olarak CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın desteklediği Kemal Kılıçdaroğlu, 77 il başkanının yanı sıra 97 milletvekilinden 60'nın desteğini aldı. Kılıçdaroğlu'na bu açık destek, Deniz Baykal'ı rahatsız ederken, Baykal, il başkanlarının ziyaret talebini, 'ihtiyaç yok' diyerek geri çevirdi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Deniz Baykal'ı cumhurbaşkanı olarak görmek istediğini söylemesi ise dikkat çekti: "Şartlar uygun olsa Sayın Baykal Köşk'e çıksa. Eğer şartlarımız uygun olur ve Sayın Baykal da kabul ederse, elbette Köşk için adayımız odur." ARAŞTIRMA SONUÇLARI DA KILIÇDAROĞLU'NU İŞARET EDİYOR CHP'de son günlerde yaşanan tartışmalar, "parti ikiye bölündü" tartışmalarına neden oluyor. CHP'deki çalkantılı günlerde, A&G Araştırma Şirketi bir araştırma yaptı. Araştırmanın sonuçlarına göre, Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığını destekleyenlerin oranı yüzde 32,3'e kadar çıkıyor. Deniz Baykal'ı istifaya götüren görüntüleri, parti içindeki muhalefetin sızdırdığını düşünenler de çoğunlukta. Seçmenlerin yüzde 69,2'si Deniz Baykal'ın istifa kararını doğru buluyor. Yüzde 23,2'si ise, istifa kararının yanlış olduğunu düşünüyor. Deniz Baykal yeniden CHP'nin başına gelmesin diyenlerin oranı yüzde 70,4. CHP'de genel başkan değişikliği yapılmalı diyenler de yüzde 50'nin üzerinde. "CHP'nin başına kim gelmeli" sorusuna çoğunluk Kemal Kılıçdaroğlu diyor. Ve Kılıçdaroğlu ile CHP'nin oyları yüzde 32,3'e çıkıyor. CHP'de Deniz Baykal'ın istifasının ardından başlayan tartışmalar, yapısal bir değişimi getirir mi? CHP'deki tartışmalar sol, sosyal demokrat, reformist partileri etkiler mi? CHP'nin tabanı kayar mı? Kıçıldaroğlu "emanetçi midir?" ESP MYK üyesi Mukaddes Erdoğdu Çelik, BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, bu sorular etrafından CHP'deki değişikliği değerlendirdi. KIŞANAK: CHP'DEKİ DEĞİŞİKLİK BAŞKAN DEĞİŞİMİ İLE SINIRLI Barış ve Demokrasi Partisi Eş Başkanı Gültan Kışanak, CHP içinde birbirleriyle çekişen çok sayıda grup olduğunu söyledi, "Önümüzdeki sürecin CHP açısından yeni bir tartışma ve bir kargaşa olacağı yönündeki yorumlar ağırlık kazanıyor" dedi. Mutabakat varmış gibi bir görüntü yansıdığını belirten Kışanak, CHP'deki değişikliği şöyle yorumladı: "Umarız bu mutabakat, bir emanetçilik senaryosu değildir. Öyle bir intiba da var aslında. 'Kılıçdaroğlu bir dönem, bu tartışmalar bitinceye kadar Baykal'ı emanetçi olarak mı değerlendirmek istiyor, bu nedenle mi mutabakat oluşuyor?' sorusu önemli bir soru. Bütün bunlar bir şekilde CHP'nin iç tartışmaları ama Türkiye'nin demokrasi sorunları ve sosyal demokrat parti ihtiyacı açısından bakıldığında şöyle bir durum ortaya çıkıyor: Türkiye'nin en önemli ihtiyaçlarından birisi demokratik sol bir partinin olmaması; halkın ihtiyaçlarını gözeten, önceliklerini gözeten bir parti olmamasıdır. Ama bu açığı CHP'nin kapatması mümkün değildir. Çünkü CHP'deki sorun sadece Baykal sorunu değildi. Yani Baykal gitti, CHP artık gerçek anlamda sosyal demokrat bir parti olacak gibi bir değerlendirme çok yanılgılı bir yaklaşım olur. CHP kendisini bir devlet partisi olarak konumlandırmıştır. Devlet partisinin bir halk partisine dönüşmesi, demokrat bir siyasete dönüşmesi çok zor. Çünkü değişiklik isteyen birşeydir. Şu anda CHP içinde böyle bir tartışma düzeyi, böyle bir yenilenme, değişim süreci gözükmüyor. Sadece Baykal'ın ortaya çıkan durumu vesilesiyle genel başkan değişikliği tartışması var. CHP'nin bu ülkede gerçekten demokrasiye evrilmesi, sosyal demokrasinin gereklerini yerine getirmesi, halkın ihtiyaçlarını öncelemesi, ülkenin temel sorunlarına çözüm üreten solcu, eşitlikçi, emekten yana bir sosyal demokrat parti olabilmesi için çok temel felsefelerinin, yaklaşımlarının değişmesi gerekiyor. Şu andaki tartışma düzeyini bu bağlamda göremiyoruz. Bu anlamda CHP'nin böyle bir ihtiyacı karşılama ihtimali zayıftır. Yine Türkiye demokrasi güçlerinin bir araya gelerek gerçek anlamda demokratik sol bir seçeneği ortaya çıkarma görevi ve sorumluluğu devam etmektedir." TAŞ: BAYKAL VE KILIÇDAROĞLU ARASINDAKİ FARK NE? ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, CHP'deki tartışmaları ve Baykal'a yönelik olumsuz bakış açısını hatırlattı, "CHP tabanında ve genel kamuoyunda, değişim ihtiyacı dile getiriliyordu" dedi. Alper Taş, CHP'deki değişimi şöyle değerlendirdi: "Neyin değişimi? Sosyal demokrat bir parti olduğunu söyleyen CHP'de kişiler üzerinden bir tartışma yürüyor. Tamam Deniz Baykal gitti, Kılıçdaroğlu gelecek fakat Baykal ile Kılıçdaroğlu arasında fark ne? Yani politik olarak farklılık nerede? Programatik açıdan farklılık var mı? Düşünsel olarak farklılık var mı? Kişilerden çok esas olarak CHP politik çizgi olarak nereye yönelecek? Kürt sorununda daha demokratik çizgide olacak mı? Halkın sosyal talepleri konusunda daha sosyal programın taşıyıcısı olacak mı olmayacak mı? Kişiler üstünden tartışıldığı için esasen kurultaya bakmak lazım. Kılıçdaroğlu ne söyleyecek, nasıl bir programla çıkacak? Ve kişiler üzerinden tartışmaya başladınız mı burada garip bir çelişki var. Yılladır CHP'de statükoculuğun savunucusu olduğu iddia edilen ve topun ağzında olan Önder Sav şimdi Kılıçdaroğlu'nun yanında. Yani ne değişti, statüko değişimi adı altında sürdürülen kavgada değişen ne? Görebildiğimiz kadarıyla kamuoyu nezdinde antipati yaratan bir figür gitmiş olacak, yerine daha sempatik olan Kılıçdaroğlu gelecek. Ama CHP'nin politikalarında köklü bir değişim olacak gibi gözükmüyor. Politikalar kaldığı yerden devam edecek." ÖDP Başkanı, sosyal demokrasinin dünyada bir kriz yaşadığını belirterek, sosyal demokrasinin kapitalizm ve sosyalizm arasındaki bir mücadele içerisinde sosyal devlet olgusunun bir ürünü olarak siyasi varlığını sürdüğünü şimdi ise bu olgunun ortadan kalktığını kaydetti. "Kapitalizm politikalarının sosyal bir devlete dönüşme ihtimali de zayıf. O yüzden sosyal demokrasiyi var eden koşullar ortadan kalktı" diyen Taş, şunları belirtti: "Türkiye'de sosyal demokrasiyi daha sola, sol politikalara çekecek olan aslında onun dışında gelişecek bağımsız devrimci bir sosyalist harekettir. Tıpkı 70'lerde olduğu gibi. O yüzden Türkiye'de sol gerçek zemininin yolu sosyal demokrasi içerisindeki tartışmalardan çok sosyalist hareketin gelişimine bağlı olarak gözüküyor." Alper Taş, "CHP içindeki bu gelişmeler CHP'nin tabanını nasıl etkiler, oy kaybına uğrar mı, başka partilere kayar mı?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Zannetmiyorum. Bu değişim olgusu CHP tabanına daha olumlu bir şey katar. Yeni bir umut adresi olarak Kemal Kılıçdaroğlu etrafında dizilme söz konusu olacak. CHP tabanının başka sosyal demokrat kesimlere gideceğini düşünmüyorum. Sosyal demokrat tabanı daha sola çekebilmek için daha güçlü bir sosyalist harekete ihtiyaç var." BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, genel olarak halkın CHP'deki klikçi, kendi koltuğuna odaklanmış yaklaşımlardan, CHP'nin devlet partisi olma yaklaşımından bıktığını ve bunun değişmesini istediğini belirterek, aynı soruya, "Gerçek bir demokratik sol seçenek yaratılırsa halkın buna ilgi göstereceğini umuyorum" şeklinde yanıt verdi. ÇELİK: BAYKAL SORUNU HER ZAMAN OLDU ESP MYK üyesi Mukaddes Erdoğdu Çelik, CHP'nin her zaman bir Baykal sorunu olduğunu söyledi, "En azından benim hatırladığım son 10 yılda, partinin içinde muhalifler de vardı ama şimdiye kadar Baykal'a diş geçirememişlerdi. Genellikle muhalifler devre dışı kalmıştı. Aslında bir sürü de ayak oyunu gerçekleşmişti" dedi. Baykal'ın kaset skandalını, ülkede siyaset yapma tarzının yeni bir biçimi olarak yorumlayan Çelik, bu skandalın, burjuva siyasetin ana muhalefet partisinde bir depreme yol açtığını söyledi, "Baykal istifa etmek zorunda kaldı" dedi. Mukaddes Çelik, Baykal'ın istifa ederken de bütün rakiplerine meydan okuyarak gittiğini ifade etti. Kılıçdaroğlu'nun adı geçmesine rağmen başta 'aday değilim' dediğini hatırlatan Çelik, şöyle konuştu: "Bu da CHP içinde Baykal karşısında bir güç olabilmenin zorluğunu ifade ediyordu. Ancak sonuçta Kılıçdaroğlu 'ben adayım' diye çıktı. Kendi başına kişisel olarak çıkmadığı çok belli. Arkasında örgüt var, milletvekilleri var, aynı zamanda genel sekreter Önder Sav var." "Ama sadece bu değil" diye ekleyen Çelik, Baykal'ın 'yeni bir yapılanma için fırsat tanıyorum' dediğini hatırlattı ve "CHP'de yeni bir düzenleme gerekliydi" dedi. Bu haber 1316 defa okunmu?tur.
|
DOST SİTELER...
ÖNEMLİ LİNKLER...
GOOGLE TERCÜME |