| |||||||||||||||||||||
EN ÇOK OKUNANLARSON YORUMLANANLARHABER ARASON DAKİKA HABERLERİ....EKŞİ SÖZLÜK...CANLI TV İZLE...YAKINDA... |
Kızılağaç, elmada marka olmak istiyor26 Aralık 2009, 08:20 Özer YILMAZ Kaş'ın Kızılağaç Köyü Elması, tadı, kokusu, lezzeti ve yüksek aromasıyla adeta keşfedilmeyi bekliyor. Yılda 7 bin tona ulaşan üretimiyle Kızılağaç, Elmacılıkta marka olmak istiyor. Kaş’ın Kızılağaç Köyü Elması, tadı, kokusu, lezzeti ve yüksek aromasıyla adeta keşfedilmeyi bekliyor. Yılda 7 bin tona ulaşan üretimiyle Kızılağaç, Elmacılıkta marka olmak istiyor. Her ne kadar doğal güzelliği ile dağlar arasına saklansa da yörede yetiştirilen elma, yüksek derecede aroması, tadı, kokusu ve lezzetiyle Türkiye ve dünyaya açılmayı bekliyor. Yılda 7 bin tona ulaşan Kaş’ın 100 haneli Kızılağaç Köyü, Elmada marka olarak, sektörde üretim ve kaliteyi arttırmayı hedefliyor.Kaş’ın sınır köylerinden Kızılağaç, tarihi ve doğal güzellikleri ile bir yanda Beydağları, diğer taraftan Akdağ arasında saklanmış gibi sanki. Yörenin şimdilerde yetiştirdiği en iyi ürün ise Elma. Yüksek aroması ve tadıyla dünya markası olmaya aday olan köyde sadece elmacılıkla uğraşılıyor. Sakin ve sessizliğiyle dikkat çeken köyde hayvancılık olmadığı gibi bir tavuk bile yok. Kaş’ın bir köyü olmasına rağmen Kaş’a uzaklığı 75 km., Elmalı’ya 35 km., Gömbe’ye ise 2.5 kilometrelik mesafede bulunuyor. Köy halkının en çok istediği lezzetiyle ünlü elmalarının markalaşması. Yakındıkları bir diğer konu, girdi maliyetlerinin yüksek olması. Tarlada 30- 50 Kuruş, piyasada 1. 5 TL. Tarlada 30- 50 kuruştan alınan ürün piyasada en az 1. 5 liraya tüketiliyor. Üretici, girdilerle tüketiciye ulaşan rakamlar arasındaki farka dikkat çekerek, emeklerinin karşılığını alamamaktan yakınıyor. Özellikle Elma üretiminin artmasıyla yöreye canlılık geldiğini belirten çiftçi, yıllık üretim kapasitesinin 7 bin tonu bulduğunu belirtiyor. Elmacılığın yörenin en önemli sektörü olduğunu kaydeden Kızılağaç Köyü çiftçilerinden Mustafa Avcı, yörenin bu güzel ürününü tüm Türkiye, hatta dünyaya tattırmak istediklerini söyledi. Bunun içinde marka olmak gerektiğini bildiren Avcı, “Tek derdimiz marka olmak” diye vurguladı. Çiftçinin en büyük sorununun girdilerdeki maliyetin yüksekliği olduğunu aktaran Avcı, “Bu iki sorunumuz çözülürse hem yöredeki üretim hem de üretimdeki kalite daha da artar” şeklinde konuştu. Avcı, öte yandan, yöredeki doğal bitki çeşidi çokluğuna da dikkat çekti. Güzelliği paylaşmak istiyoruz Köy sakinlerinden şair ruhlu Hasan Akkanat ise dertlerini deyişlerle dile getiriyor. Her zaman olmamakla beraber geldiği gibi konuşan Akkanat, aynı konulara parmak basarak, “Biz bu güzelliği insanlarla paylaşmak istiyoruz. Elmamızı herkesin tüketmesini ve faydalanmasını istiyoruz” dedi. Yöredeki teknik imkansızlıklara dikkat çekmek için “Festiken ektim yalıya/ kurumuş dönmüş çalıya” şeklindeki kendi özdeyişi ile dile getirdi. İşi nedeniyle Antalya merkezde ikamet etmek zorunda kalan Hilal Akkanat ise, köylerinin güzelliğini anlatmanın mümkün olmadığını ifade etti. Hilal Akkanat, “Özellikle yazın, bir günlüğüne bile olsa gelip, dinleniyorum” diyerek, özetledi. Bu haber 1631 defa okunmu?tur.
|
DOST SİTELER...
ÖNEMLİ LİNKLER...
GOOGLE TERCÜME |