Likya Haber Gazetesi, Kalkan, Kaş Antalya Haberler
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

EN ÇOK OKUNANLAR

HABER ARA


Gelişmiş Arama

BU GÜNÜN MANŞETLERİ...

manşetler

SON DAKİKA HABERLERİ....

EKŞİ SÖZLÜK...






CANLI TV İZLE...

YAKINDA...

ÖZELLEŞTİRMELERE HAYIR!

ALEXA

Alexa Certified Traffic Ranking for www.likyahaber.net

SİTEYE GELENLER

free counters

ÇEVRİMİÇİ

Kaş Kışın Neden Boş?

Kaş Kışın Neden Boş?

Tarih 18 Mart 2012, 23:22 Editör Özer YILMAZ

Kaş, her mevsim güzeldir ama kışın bambaşka. Bütün Türkiye tir tir titrerken, 17 derece hava sıcaklığıyla ve bembeyaz çiçek açmış badem ağaçlarıyla karşılar insanı bu güzel sahil kasabası.


Kaş kışın neden boş?


Kaş kışın neden boş?_resim
Kaş, her mevsim güzeldir ama kışın bambaşka. Bütün Türkiye tir tir titrerken, 17 derece hava sıcaklığıyla ve bembeyaz çiçek açmış badem ağaçlarıyla karşılar insanı bu güzel sahil kasabası.

Geçen hafta Kaş’ın güzel insanı Nejat Beşkardeş aradı, “Vedat, bademler çiçek açtı” diye. Atladım mart ayında Kaş’a gittim. Kaş, her mevsimde güzeldir ama kışın bambaşkadır. Bütün Türkiye tir tir titrerken, 17 derece hava sıcaklığıyla ve bembeyaz çiçek açmış badem ağaçlarıyla karşıladı beni bu güzel sahil kasabası. Fakat bu kez Kaş çok farklı! Her yer bomboş. Kaş adeta sokak hayvanlarına kalmış. Yaz aylarında kalabalıktan adım atılmayan çarşısında tek tük yürüyenleri görmesem, “Burası terk edilmiş” derdim. Dükkân, restoran, bar ve otellerin neredeyse tamamı kapalı. Dillere destan 29 Ekim kutlamasıyla sezonu kapatan Kaş, 23 Nisan’da açıyor yeni sezonu. Yani tam 6 ay kapalı. Bu, sadece Kaş’a özgü değil, neredeyse tüm kıyı turizmi yapan beldelerin ortak durumu. Yani bunca yatırım sadece 6 ay için yapılıyor. Aslında 6 ay bile değil, 3 ay dolu olan yerler kendilerini başarılı buluyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Raporu’nda en fazla öne çıkan konu, ‘turizmin çeşitlendirilerek tüm yıla yayılması’. Bu yüzden özellikle kıyı turizminde ‘güneş-deniz-kum’a dayalı bakış açısının değişmesi şart.

‘Güneş-deniz-kum’a son

2011’de 31 milyon 500 bin turist ağırlayan Türkiye’nin, 2023’te hedeflediği 63 milyon turist rakamına ulaşabilmesi mümkün mü? Eğer turizmin önündeki en büyük tehdidin yine turizmin kendisi olduğunu unutmazsak, doğru konulmuş bir hedef. Ancak bu hedef için ‘sürdürülebilir turizm' anlayışı, ana prensip olarak kabul edilmeli. Zira ülkemize gelen turistlerin neredeyse tamamı, zengin doğası, kültürü, tarihi ve 12 ay uygun hava şartlarına sahip olmasından ötürü Türkiye’yi tercih ediyor. Tüm bu özelliklerin bir arada bulunduğu ender ülkelerden olan Türkiye, geçmişte sadece ‘güneş-deniz-kum’ turizmine yatırım yapmıştı. Bu nedenle birçok belde, yoğun betonlaşmayla kısa sürede cazibe merkezi olma özelliklerini yitirdi. Özellikle Marmaris, bu konuda çok büyük yara aldı. Her tarafı kızıl çam ve sığla ağacı ormanlarıyla çevrili bu muhteşem doğa, oteller, siteler ve alışveriş merkezleriyle yok edildi. Kim bilir bu talihsiz belde daha ne kadar yıkıma uğrayacak... Turistin sadece otele geldiğini düşünen turizmciler, önce bu bakış açısını değişmeli. Bütün dünyada turizm, gelen turistin keyifli vakit geçirebileceği aktivitelerle zenginleştiriliyor. Bizde ise uçakla ülkeye gelen turist hemen otobüslere bindiriliyor ve tatillerinin sonuna dek (Avrupalı turistin yüzde 47’si, 11 ila 14 gün arası kalıyor) otellerden ayrılmıyor. Türkiye turizminin çözmesi gereken sorun tam da bu.

Aslında evrensel kriterlerin göz önünde bulundurulduğu örnekler, başarılı sonuçlar veriyor. Örneğin Fethiye’deki Saklıkent kanyonunda canyoning ve Baba Dağı’nda yamaç paraşütü, Kaş’ta dalış, Antalya’daki Köprülü Kanyon’da rafting, tüm arkeolojik alanlar, Kapadokya balon turları, Side Apollon Tapınağı’nda gün batımı... Avrupa karlar altındayken 17 derece sıcaklıkta, yazın ise 40 derece sıcaklıkta yapamayacağınız birçok şeyi, kış aylarında kıyı bölgelerimizde yapabilirsiniz. Türkiye’nin en büyük şansı, kıyılarının insanlık tarihi boyunca en önemli medeniyetlere ev sahipliği yapmış olması; yani sadece ‘güneş-deniz-kum’dan ibaret olmaması. Özellikle Avrupa’daki emekli olmuş turistler için bulunmaz bir coğrafya.

Bulunmaz cevher Anadolu

2023’te 63 milyon turist hedefi için öncelikle bol aktiviteli ve 12 ay boyunca ‘sürdürülebilir turizm’ anlayışına uygun hareket etmeliyiz. Özellikle yerel motiflerimizi ve kültürel zenginliklerimizi evrensel bakış açısıyla sunabilirsek, Türkiye’yi tüm dünyada öne çıkarabiliriz. Zira ‘güneş-deniz-kum’ üçlüsüne birçok ülke sahip. Hatta bazıları, bizden çok daha güzel manzaralar sunabiliyor. Ancak onlarda olmayan bir şey var: Anadolu’nun 10 bin yıllık tarihi ve kültürü.
İşte bu zenginlik başka hiçbir yerde yok!

‘Kaş, motosiklet ve dalış tutkunları için ideal mevki’

Kaş’ın yerlisi olan işletmeci ve dalış hocası Erol Öztunalı ise bu güzel beldeyi şöyle anlatıyor: “Kışın Kaş’ta turiste rastlamak tesadüfidir. Yazın cıvıl cıvıl olan çarşı, kışın sokaklarını kedilere köpeklere bırakır. Akşamları in cin top oynar. Oysa Kaş, kış turizmine oldukça elverişli. Avrupa’da kar yağarken, burada güneş içimizi ısıtır. Yazın aşırı sıcaktan ötürü yapılamayan o kadar çok aktivite var ki... Mesela Likya Yolu’nu yürümek için en iyi mevsim kış. Motosiklet, özellikle de enduro tutkunları için kışın sürülebilecek birçok parkur var. Dalış noktalarının çeşitliliği ve su sıcaklığının 16 derecenin altına düşmemesi ise dalışı, kışın da sürdürülebilir kılıyor.”

Mektephan: Badem ağaçlarının gölgesinde gerçek bir doğa okulu

Bomboş bir Kaş’a hüzünle bakarak, geleceğin turizm anlayışını 30 yıl önce kavrayan Nejat Beşkardeş’in yeni projesini görmek için Kaş’a 10 km. uzaklıktaki İzne Köyü’ne doğru yola çıktım. Nejat abi, 80’lerin başında doğayla uyum içinde tatil yapılabilen ‘Kaş Camping’i açmıştı. Kamp, doğaya zarar verilmeden tasarlandığı için bugün değerinden bir şey kaybetmedi. ‘Sürdürülebilir turizm' anlayışının en iyi örneklerinden biri. Ancak Nejat abi, zamanla kalabalıklaşan Kaş’tan uzaklaşarak yeni bir konsept yarattı.

Kaş’ın büyülü manzarası eşliğinde Nejat abinin ‘Mektephan’ına yöneldim. İzne, Teke Yarımadası’nın tüm yayla köyleri gibi taş evlerle dolu bir yer. Köyün ortasında da badem ağaçları arasına gizlenmiş ‘Mektephan’.

‘Mektephan’ ilginç bir proje. 1946’da yapılmış ve sonra kaderine terk edilmiş okul binasını, birkaç köylünün yardımıyla hayata döndürmüş Nejat abi. Ama ne döndürmek!..

“Bu proje nasıl aklına geldi?” diye sorduğumda cevabı, bir bilgenin doğadan kopmuş insanlara öğretisiydi sanki: “Yolum, çocukluğumun geçtiği Kars'ın Kağızman ilçesindeki gibi kaderine terk edilmiş bir ilkokula çıktı. Bu harabeye dönmüş yeri, 7’den 70’e özlemlerimizin anaokulu olarak bir şeyler üretip keşfedebileceğimiz, çocuklarımıza sanal âlemden uzakta, insanlara sakince tatil yapabilecekleri bir adres olarak diriltmek istedim. Burada toprakla uğraşıp, atölyelerde çalışıp, sedir ormanlarında yürüyüp, varlıklarının farkına varacaklar.”

haber; Radikal

Bu haber 3657 defa okunmu?tur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

KAŞ HABERLERİ

Dört yılı bir kitapla anlattı

Dört yılı bir kitapla anlattı Kaş Belediye Başkanı Abdullah Gültekin, dört yıllık çalışmalarını bir kitapla kamuoyuna anlattı.

Vakıf yardıma koştu

Vakıf yardıma koştu Kaş Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) 2012 yılında ihtiyaç sahibi 2 bin 722 kişiye toplam 832 bin lira y...
********FARKIN NE****************23 Şubat 2014

HAVA DURUMU

Detaylı bilgi için resmin üzerine tıklayın.

ANKET

sence; KALAMAR TAVA MI MEZE Mİ?






Tüm Anketler

GOOGLE TERCÜME



Copyright © 2005-2012 www.likyahaber.net Tüm hakları acaip bir şekilde saklanmıştır. Kopye eden fena olur!... demedi demeyin... editör-özer yılmaz/elk.mühendisi-yıldız teknik üniv. POSTA ADRESİMİZ; haber@likyahaber.net
RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapy: MyDesign Haber Sistemi


porno izle