Hürriyet Gazetesi’nin ünlü köşe yazarlarından Ferai TINÇ 19 Nisan 2009 günlü Hürriyet Gazetesindeki köşe yazısında Kalkan ve Fethiye bölgelerini değerlendirdi. “Fethiye’de bir itiraf…” başlıklı köşe yazısında yazar, Kalkan için demediğini bırakmadı. Okurlarının beğenisini kazanıp, o gün tüm gazete bayilerinde sabahın erken saatlerinde tükenen gazetedeki köşe yazısında yazar Ferai TINÇ şöyle diyordu;
Fethiye’de bir itiraf…
BİR toplantı için Güney’e inerken, son gelişimden bu yana ortaya çıkan iki gelişmeyle sarsıldım. Anılar arşivimin en güzel sayfalarını oluşturan Kalkan’ın, AKP’li eski belediye başkanı döneminde nasıl mahvedildiğini gördüm. Artık o eski, güzel, narin, saklı sahil kasabası da, sırtını dayadığı çamlı tepeler de yok. Kalkan’ın etrafındaki bütün tepeler tıraşlanmış. Çirkin orta halli sitelerle sıradan bir Anadolu kasabası haline dönmüş Kalkan. AKP’li Belediye Başkanı, sadece müteahhitlere çalışmış. Bu seçimlerde de CHP’ye kaptırmış koltuğunu. Kalkanlılar, İngilizlerin aldıkları bu evlerin konuklar adı altında kiralanmalarından şikayetçi. Turizm baş aşağı gitmiş.
Fethiye de ise ölü deniz gerçekten ölmüş. Ölü Deniz’i belediye ilan edip, orayı da müteahhitlere teslim etmişler. CHP’nin kalesi Fethiye’de şimdi MHP var. Nedenini sorduğumda, "şehit cenazeleri" diyorlar. Her cenaze geldiğinde daha çok "milliyetçi oluyor insan" diyor konuştuğum esnaf. Hatta, turizm sezonlarında güneydoğudan bu bölgelere çalışmak için gelen Kürt kökenli vatandalar tepki ile karşılanıyormuş. Aynı tepkiyi Ege’de de fark ediyorum.
* * *
PKK’ya karşı savaş 30 yıldan beri sürüyor. Otuz yıl çok uzun bir süre. İstediğiniz kadar bu etnik bir çatışma değildir diye iddia edin, otuz yılın birikimi sonuçta etnik çatlamalara yol açıyor. İç çatışmanın 30 yıl sürmesi, terör kadar tehlikeli. "Cenazeler geldikçe insan milliyetçi oluyor" diyenler, bu tehlikeyi artık çok ciddiye almamız gerektiğini gösteriyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlkerBaşbuğ, hafta başında yaptığı açıklamalarında her ne kadar Kürt meselesi yok diyor, sorunun sadece terör olduğunu vurguluyorsa da, terörün kitle desteğini zayıflatmak için sıraladığı öneriler, ortada bir sorun olduğunu zımnen askerin de kabul ettiğini ortaya koyuyor.
Bu sorunu çözmeliyiz. 30 yıl sürmüş olan bir iç çatışmadan kurtulmak, teröre son vermek için değil, birliğin bozulmaması açısından da şart. Gençleri birbirine karşı bilenen bir ülkede ne birlikten, ne de bütünlükten söz edilebilir. Türkiye’nin parçalanmasını istemeyen herkes, büyük lafları bir kenara bırakıp her şeyden önce Kürt sorununun çözümünü istemelidir.
* * *
TÜRKİYE halkı mı, Türkiyelilik mi tartışmaları, Genelkurmay Başkanı’nın konuşmasında PKK’lıların annelerini anımsatmasını gölgeledi. Benim açımdan değerlendirmelerin en önemli mesajı burada saklıydı. Bu ülkenin annelerine kalsa savaş devam eder mi? Analar, çocuklarını dağlardan, silahlardan, savaşlardan korumak için ne gerekirse yaparlar, terörizmi devre dışı bırakacak uzlaşmanın en kestirme yolunu pratik biçimde bulurlardı.PKK’lıların da ana kuzusu olduklarını fark eden bir devletin hızla, bu çocukları hayata döndürmenin çarelerini de bulması lazım. Af işin bir parçası. Konunun diğer önemli tarafı ise bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bu konunun tarafı var. Siyaset yolunu seçen DTP ile birlikte bu ülkede yaşayan herkesin içine sinebilecek çözüm önerileri oluşturulmalıdır. Erbil’deki Kürt Konferansı gibi işi dışarıdan bitirme çabaları kulağını öteki taraftan göstermekten farkı yok. Ama ne yazık ki yeni "açılım" ihtiyacının en fazla somutlaştığı bir dönemde, Genelkurmay Başkanı’nın, "Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşamakta olan Kürt ve Zaza kökenli yurttaşlarımızın ’mağduriyete uğradıkları şeklindeki algılarının’ düzeltilmesi ve değiştirilmesi gerekmektedir. Bu devletin asli görevidir" dediği sırada DTP’ye karşı başlatılan operasyon akıl karıştırıcı olmuştur. Çünkü Kürtler, son olayları bir intikam operasyonu olarak algıladılar.
********FARKIN NE****************28 ŞUBAT EFSANESİBENİM ATAMAŞK TESADÜFMÜ? ŞİDDET NEYİN GERÇEĞİ?Sistem ve KadınDemokrat HegamonyaHASAN ERKEK; MUSTAFA KEMAL'İN ASKERİ BİR TEK BENMİYİM?AFERİN BİZE...Bir hayat kadını sevilir mi?"SAİM'İN YÜZ KIZARTICI BİR HALİ YOKTUR.."'Yeni Türkiye'nin gölgesi nasıl düşüyor?TABİATI KORUMA(MA) YASASIVUVUZELAYAŞASIN 23 NİSANKIRIK CAM TEORİSİ..EDİTÖR'E YASAK VE YILLIK İZİNMerhaba Sevgili Hanımlar"yine de şahlanıyor aman"Gelin Helalleşelim...KALKAN NEREYE GİDİYOR?SUÇ BİLİM VE FEN İNSANLARINDA DEĞİLMİŞSÖYLEYEME DİK LERİMİZ...DÖRT MASKELİ KORKAK...NİTROX...SİZ HİÇ YURT DIŞINDA YAŞAYAN OLDUNUZ MU? (1)HOŞ BAHARLAR...HAKÇA GÜNDEM...BATILI DEMOKRASİLER NEREYE?BİR TURİZİMCİ GÖZÜYLE23 Şubat 201405 Mart 201327 Nisan 201215 Şubat 201231 Ocak 201227 Ocak 201221 Kasım 201105 Ekim 201125 Eylül 201120 Eylül 201111 Nisan 201122 Ocak 201127 Haziran 201027 Haziran 201027 Haziran 201027 Haziran 201027 Haziran 201016 Aralık 200909 Aralık 200931 Ekim 200926 Ekim 200923 Eylül 200923 Eylül 200923 Eylül 200923 Eylül 200923 Eylül 200923 Eylül 200923 Eylül 200922 Eylül 2009